Bu Bir Savaş Değil, Senaryo!
Son zamanlarda dünya yeniden kaosa sürüklendi. İsrail’in İran’a yönelik saldırısı bir anda küresel gündemi belirledi. Oysa bu saldırıdan yalnızca 3 gün önce ne yaşanıyordu, hatırlayalım:
İsrail, tarihin belki de en büyük halk tepkilerinden biriyle karşı karşıyaydı. Mısır’da milyonlar, dünyanın dört bir yanından gelen insanlarla birlikte İsrail’i lanetliyordu. Gözler Gazze’deydi. Kalpler Filistin’le birlikte atıyordu. İsrail köşeye sıkışmıştı.
Ama sonra ne oldu?
Sahne bir anda değiştirildi.
İran’a saldırı düzenlendi.
Medya manşetleri değişti. Gündem kaydı. Filistin unutuldu, İsrail rahatladı.
Dikkatler İran’a çevrildi.
Peki Ne Oldu İran’da?
Sıradan bir füze saldırısı değildi bu. İran İstihbarat Başkanı ve Genelkurmay düzeyinde kritik isimler öldürüldü.
Yani hedef, İran rejiminin içindeki kontrolden çıkan, belki de İsrail-MOSAD çizgisine karşı duran figürlerdi. Bu, bir savaş değil; içerideki “temizlik operasyonuydu.”
Ve İran ne yaptı?
“Misilleme yaptık” dedi.
Ama kime?
Boş arazilere, terk edilmiş binalara!
Ortada gerçek bir karşılık yoktu. Bu, misilleme değil, halkın gazını alma tiyatrosuydu. Gerçekten karşılık verseydi, İsrail'in askeri merkezlerini, komuta kademesini hedef alırdı. Ama olmadı. Çünkü bu bir savaş değil, bir senaryodur.
İran ve İsrail: Düşman mı, Ortak mı?
Bizi kandırmaya çalışıyorlar. İran’ı düşman gibi gösteriyorlar. Ama perde arkasında aynı amaca hizmet ediyorlar:
Müslüman halkları susturmak, dikkatleri dağıtmak, İsrail’i temize çekmek.
İran:
* Suriye’de Esad’la birlikte Müslümanları katletti.
* Karabağ’da Azerbaycan’ın karşısında Ermenistan’ın yanında durdu.
* Zengezur Koridoru’na karşı çıkarak Türk dünyasının birleşmesini engellemeye çalıştı.
Bugün de aynı oyunun bir parçası olarak, İsrail’e “sözde düşmanlık” tiyatrosu oynuyor. Oysa İran halkı Müslüman’dır, ama rejimi MOSSAD’ın gölgesindedir.
Gerçekleri Görelim
Bu bir savaş değil. Bu, dikkat dağıtma operasyonudur.
Filistin konuşulmasın diye İran sahneye çıkarılıyor.
İsrail suçlu konumundan “mazlum” pozisyonuna taşınıyor.
Ve ne yazık ki Müslüman halklar kandırılıyor.
Son Söz: Gazla Değil Akılla!
Halklara düşen şey; gazla değil akılla hareket etmektir. Görüntüye değil perde arkasına odaklanmaktır. Olayları değil, olayların arkasındaki niyeti anlamaktır.
İsrail’i temize çeken bu senaryoya artık kimse inanmamalı.
Çünkü perdenin önünde İran, ama arkasında yine İsrail var.
Strateji Uzmanı
Gazeteci Yazar
Gökalp Şentürk
Yorumlar
Kalan Karakter: