Gülümseyen akıllı şehir İzmit
Akıllı şehir yolcuğunu planlamak için öncelikle şehri yaşatan ve onu ayakta tutan olguların tespiti gerekmektedir. Bu sebepledir ki "Akıllı Şehir" kavramı şehrin coğrafyasına, dokusuna ve insan gereksinimlerine uygun olarak gelişim göstermelidir.
Uluslararası işbirliklerinin geliştirilmesi amacıyla üyelik ve ortaklık ilişkisi kurma faaliyetlerine devam eden İzmit Belediyesi, Bable Akıllı Şehirler Platformuna katılarak İzmit’i Akıllı Şehir yapma yolunda önemli bir çalışmaya imza atmış.
Bable Akıllı Şehirler Platformu hem kamu hem de özel sektör kuruluşlarına özel bilgi ve pazar erişimi sağlayarak, tüm vatandaşların yaşamlarını iyileştiren akıllı şehir çözümlerini başarılı bir şekilde uygulamaları için onları güçlendiriyor. Bable Akıllı Şehirler Platformu Türkiye’den İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kadıköy Belediyesi ve İzmit Belediyesi başta olmak üzere sadece 14 Belediye’nin kabul edildiği bir platform.
Bable Akıllı Şehirler Platformu sitesi içerisinde İzmit Belediyesi için hazırlanan tanıtım sayfasında İzmit Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen Çınar Atık Uygulaması tanıtım videosu ve yapılan çalışmalar ile birlikte İzmit Belediyesi’nin ilgili alandaki mevcut çalışma ve hedefleri doğrultusunda bilgilendirmeye erişim mümkün.
Bu kapsamda bakıldığında Atık yönetimini kilit bir alan olarak belirleyen İzmit Belediyesi İzmit’i akıllı bir şehir olma yolunda yaptığı başlangıçları Başkan Fatma Kaplan Hürriyet öncülüğünde farklı projelerle geliştiriyor.
Bununla birlikte Başkan Fatma Kaplan Hürriyet İzmit şehir paydaşlarının günlük yaşamlarında ulaşım güvenliği adına hem sürücüler hem de yayalar için ciddi risk oluşturan sorunların çözümüne de el atıyor.
Örneğin Veliahmet, Hacıhızır ve Orhan Mahallelerini birbirine bağlayan, eğimli yapısıyla hem sürücüler hem yayalar için ciddi risk oluşturan Kabaran Çeşme Sokak’ta güvenli ulaşım için başlatılan bir çalışma var.
Sosyal Sorumluluk adına gerçekleştirilen bir başka çalışmada ise bir hayata anlamlı bir dokunuş var.
İzmit Belediyesi’nin “Engelli kızım için bu yolu yeniler misiniz?” diyerek engelli kızının çamurlu yolda yürümekte zorlandığını dile getiren bir babanın talebini karşılıksız bırakmayarak Hasancıklar Mahallesi’nde yolun tamamen yenilendiği bir dokunuş bu.
Bütün bunların hepsi ve ötesi insan odaklı çalışmalar “Gülümseyen Akıllı Şehir İzmit”e giden yolda önemli, şehir paydaşlarının övgüsünü alan güzel çalışmalar.
Ancak İzmit akıllı şehir olacaksa, bu yolculukta tüm şehir paydaşlarıyla ve 204 mahallesiyle (izmit bel tr/izmit/ Mahallelerimiz) bu çalışmalar daha bütünleyici olmalı diye de düşünmek gerekmez mi?
Bu bağlamda “Şehir” kavramından yola çıkarak Akıllı Şehir nedir ? sorusunun yanıtında İzmit Akıllı Şehir Yolculuğunda nasıl bir yol haritası izlemeli ? yazının devamında bunu ele aldık.
“Şehir”, medeniyetin daha büyük dünya içinde kendi dünyasını kurmanın bir ifadesidir. Şehirlerde medeniyetler gibi doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Şehirleri de medeniyetleri de kuranlar da yok edenlerde insanlardır.Şehre baktığınızda insanı, insana baktığınızda da şehri görürsünüz. "Şehir tek bir organize bütünlük içerisinde milyonlarca parçanın oluşturduğu insan vücudu gibidir." ve değişimin temsilcisidir. Şehirler, fikirlerin yeşerdiği ve kök saldığı, bilginin ve tecrübenin arttığı, düşüncelerin değişime uğradığı veya yara aldığı, böylece insanların öğrendiği yerlerdir.
Değişimin çok hızla yaşandığı bir dünyada bu değişimlere kayıtsız kalmakta pek mümkün olmamaktadır. Yaşanan değişimlerin başında şehirlerde yaşayan insanların sayısının her geçen gün artması söylenebilir.
Artan nüfus hareketleri hem göç veren hem de göç alan şehirleri etkilemektedir. Göç alan bölgelerde kısıtlı doğal kaynaklarla giderek artan nüfusa kalitelive sürdürülebilir hizmet ulaştırılmaya çalışılırken;göç veren bölgeler nitelikli insan gücünü koruma ve şehirlerini daha yaşanabilir kılma gayretindedirler. Günümüz şehirlerinde artan nüfus yoğunluğu konut, altyapı, ulaşım, eğitim, sağlık, güvenlik, çevreve enerji gibi alanlarda zorluklarla karşı karşıya kalmaktave kaynak kapasitesinde sınırlara ulaşılmaktadır.
Nüfusları hızla artan şehirlerin kadim dokusunu koruması, yaşanabilir şehirler olarak kalabilmesi, kaynaklarını sürdürülebilir bir şekilde kullanarak sakinlerine iyi bir hayat kalitesi sunabilmesi, yatırımcıların gözdesi olmaya devam edebilmesi tüm bu sorunların bertaraf edilmesinde ve hatta çeşitli durumlarda kentsel kalkınmaya yönelik fırsata dönüştürülmesinde Akıllı Şehirler önem teşkil etmektedir. Şehirlerin bugün ve gelecekte karşı karşıya kalacağı sorunlar ve etkileri aşağıdaki şekilde listelenebilir;
• Nüfus Artışı: İstihdam, konut, beslenme, göç, altyapı
• Küresel İklim Değişikliği :Tarım, afet, altyapı, su,göç, enerji
• Uzun Yaşam Süresi Beklentisi: Sağlık, bakım, istihdam, eğitim
• Kaynakların Azalması: Kirlilik, beslenme, ekonomi
• Kirlilik: Altyapı, su, sağlık, finans
• Artan Enerji Gereksinimi: Kirlilik, finans
• Teknik İşgücü Talebi: Eğitim, istihdam, girişimcilik, yüksek teknoloji
• Artan İletişim İhtiyacı: Finans, altyapı, yüksekteknoloji, güvenlik
• Kırsaldaki Sorunlar: Beslenme, istihdam, konut, göç
• Eskiyen Altyapı: Finans, yüksek teknoloji, istihdam
Şehirler hızla büyürken altyapılar aynı ivme ile büyümeye karşılık veremeyince bu durum şehirlerde yeni mücadele alanları oluşturdu. Bir taraftan artan nüfusun ihtiyaçlarına cevap verebilmek için şehirlerde yeni üretim alanları açılırken bir taraftan bu tesislerin yol açtığı kirlilik şehirleri zorlu yaşam alanları haline getirdi.
Artan motorlu taşıt sayısı hava kirliliğine, yollarda trafik kaynaklı beklemelere ve muazzam bir enerji ihtiyacına yol açtı. Göç alan şehirlerde yalıtılmış sosyo-kültürel bölgeler oluştu.
Orta ölçekli ya da metropol olsun, farklı bölgelerarasında kaynaşmanın sağlanması da önemli bir zorluk olarak şehir yöneticilerinin önünde duruyor. Şehrin bir tarafında hayat kalitesini en üst düzeye ulaştırmaya çalışan insanlar yaşarken, beri tarafta sadece hayatta kalma ve asgari geçim mücadelesi veren insanların yaşaması, şehre kimliğini sorgulatacak düzeyde temel bir problem olarak karşımızda durmaktadır. Sadettin Ökten'in deyimiyle "şehir bir ahlak meselesidir ve bir şehri kurmak, dönüştürmek ya da muhafaza etmek ahlâktan bağımsız değildir."
Şehirlerdeki böylesi gelir dengesizliklerinin, toplumsal güvenlik algısını azaltan bir etkisinden bahsetmek de mümkün. Şehirler kimliklerini koruyabilmek için bu zorluklara kendi kültür ve medeniyetlerinden kopmadan yenilikçi çözümler üretmek durumundadırlar.
Şehirlerin attıkları adımları sadece zorluklar belirlemez. Şehir yöneticilerinin gelecek vizyonu ve vatandaşların değişen talepleri de atılan adımlara yön verir. Günümüzde üretken vatandaşlar daha iyi bir yaşam kalitesine sahip olmak istemekte ve şehrindeki yenilikçi projelerin bir parçası olmayı talep etmektedir. Dijital teknolojilerin yaygınlaşmasıyla birlikte vatandaşların ihtiyaçlarıda şekil değiştirmiştir.
Yüzyıl kadar önce sebiller şehirlerde önemli bir hayrat olarak görülürken günümüzde ücretsiz internet hizmeti neredeyse sebilden daha fazla ihtiyaç olarak görülmektedir. Vatandaşlar şehirde karşılaştıkları sorunları kolayca yetkililere iletip sanal ortamdan kolayca takip edebilmeyi önemsemekte, eğitim ve turizm tercihlerini bu türden hizmetlerin bulunduğu şehirlerden yana kullanmaya eğilimlidirler. Şehir yöneticileri ise dışa bağımlılıkların asgariye indirildiği sürdürülebilir ve herkes için yaşanabilir şehirler hayal etmektedirler.
Şehirlerin gelişmesi için tartışılan sürdürülebilirlik, yaşanabilirlik, yaşam kalitesi, rekabet, markalaşma, yönetişim, katılım, toplumsal refah ve dijitalleşme gibi farklı kavramları zaman içerisinde kendi bünyesinde toplamayı başaran "akıllı şehir" yaklaşımını şehirlerimize özel olarak yeniden yorumlamalı ve şehrin tüm paydaşları ile kendi Akıllı Şehir yolculuğumuza çıkmalıyız.
Farklı şehirlerin kendilerine has zorluk ve vizyonları olmakla beraber bunların –tabii olarak- tamamen birbirinden farklı olmadığı, çok sayıda benzer yönlerinin olduğu açıktır. Zorlukları aşıp, seçilen vizyon ışığında belirlenen hedeflere ulaşmak için şehirlerin seçtiği farklı metod ve araçlar olmakla birlikte ortak olarak yöneldiği bir araç göze çarpmaktadır: Bilgi ve İletişim Teknolojileri.
Teknolojinin olmadığı bir hayatın bile düşünülemediği bir dünyanın insanlarıyız. Modern dünyanın en öne çıkan unsuru olarak teknoloji, yediden yetmişe hiçbir insanın kendisine kayıtsız kalmasına müsaade etmeyecek kadar hayatımıza girmiş durumda. İnsanlar hayatiyetlerini sağlayabilmenin yegâne gereği olarak teknolojinin elde bulundurulmasını öngörüyor.
Bugün teknik ve teknolojinin günlük hayatta olan egemenliği küçümsenmeyecek boyutlara varmış durumda. Şehirlerde yaşayan insanlar için teknoloji, sabahtan akşama, beşikten mezara her çalışmanın, her işleyişin yanı başında vazgeçilmez bir unsur olarak kendini gösteriyor. Gündelik hayatta kullandığımız araçlar doğrudan doğruya teknolojinin ürettiğinden ibaret, gıdaların elde ediliş yolları hatta yollarını bırakın kendileri bile artık teknolojinin güdümünde.
Teknoloji bu kadar hayatımıza nüfuz etmiş ve insanlar tarafından bu kadar kabul görmüşken şehirlerin ve şehir yöneticilerinin teknolojiye kayıtsız kalması pek de mümkün gözükmemektedir. Teknolojinin gelişmesi ve insanlar tarafından çok hızlı tüketilmesi şehir açısından değerlendirildiğinde önemli fırsatları da beraberinde getirmekte şehirler sorunlarının doğru teşhisi için bilgiye; ürettikleri tedavileri uygulamak için de teknolojiye ihtiyaç duymaktadırlar. Bu noktada son yıllarda ortaya çıkmış bir kavram benzer diğer kavramlara galip gelerek ve sıklıkla telaffuz edilmektedir: Akıllı Şehir.
AKILLI ŞEHİR NEDİR?
Akıllı Şehir kavramı yeni bir kavram olduğu için sınırları henüz net olarak çizilmemiştir. Çok sayıda farklı tanım söz konusudur. Üstelik Akıllı Şehir kavramına benzer başka kavramlar da (Zeki Şehir, Bilgi Şehri, Sürdürülebilir Şehir, Yetenekli Şehir,Bağlı Şehir, Dijital Şehir, Eko-Şehir, Yenilikçi Şehir ve benzeri) mevcuttur. Tanımları yapan şehirler,firmalar ve organizasyonlar kendi bakış açılarına göre farklı sınırlar çizmektedir. Örneğin Avrupa Birliği; şehirlerin zorlukları “akıllı” bir şekilde yenmesi için bilgi ve iletişim teknolojisinin (BİT)önemli bir rol oynadığını, altı alandan birini veya daha fazlasını içeren en az bir girişimi olan şehirleri Akıllı Şehir olarak tanır (Bahsedilen 6 Alan: Akıllı Yönetişim, Akıllı İnsan, Akıllı Yaşam, Akıllı Mobilite, Akıllı Ekonomi ve Akıllı Çevre).
Bize göre Akıllı Şehir;
"Sakinlerinin yaşam kalitesini yükseltmek, kaynakları etkin ve verimli kullanmak amacı ile teknolojik imkânlardan ve verilerden en ileri seviyede yararlanılan, şehrin tüm paydaşlarının şehir yönetimi ile entegre olduğu sürdürülebilir şehre Akıllı Şehir denir."
• Akıllı şehir çok paydaşlı bir yapıya sahiptir.
• Akıllı şehirlerde etkinlik ve verimliliğin arttırılması için Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden faydalanılır.
• Düzenli olarak şehirden veri toplanır, analiz edilir ve şehirdeki firmalar, vatandaşlar ve kurumlarla paylaşılır.
• Çözülecek bir problem tek boyutlu olarak ele alınmaz. Örneğin bir ulaşım problemini çözmek için çevreye ve sağlığa zarar verilmez, tam tersine ulaşım problemine çözüm bulunurken aynı çözümün sağlık ve çevre alanlarındaki problemlere de çözüm oluşturması hedeflenir.
• Akıllı Şehir şemsiye bir tanımdır ve farklı hizmet alanlarını kapsar. Yönetişim, Yaşam, İnsan, Çevre, Enerji, Mobilite, Ekonomi, Sağlık, Turizm, Güvenlik gibi.
• Şehirde veri üretilirken belli standartlara uyulur ve verinin tekrar kullanımına önem verilir.
Akıllı şehir stratejisini benimseyen şehirler, şehir hizmetlerini daha etkili hale getirip sakinler, ziyaretçiler, yatırımcılar ve iş dünyası için daha cazip hale gelmeye çabalarlar.
Olgun bir akıllı şehir, birbirine bağlı bir sistem dahilinde yürüteceği süreçleri daha iyi bir şekilde planlayıp uygulamaktadır. Her şehrin kendine has sosyal, fiziki, iktisadi, yönetsel ve kurumsal yapısı çerçevesinde bina edilmesi gereken bir Akıllı Şehir yaklaşımı ile toplumsal ve kurumsal etkileşim temel alınmalıdır. Şehrin olgunluk aşamalarıda bu etkileşimin farklı düzeylerini göstermesi bakımından önemlidir.
Dünyadaki örneklerinden ve uluslararası standartlardan hareketle şehirlerin tarihsel ve güncel nitelikleri dikkate alınarak geliştirilecek olan bir yaklaşım ile akıllı şehre dair temel bir bakış açısı oluşturulmalıdır.
Bir Akıllı Şehir, net bir vizyon ile yönlendirilen, ilgili aktörlerin katılım gösterdiği ve süreçlerin etkin ve verimli bir şekilde organize edildiği üretken bir ortama ihtiyaç duyar.
Akıllı şehri kavramsal olarak nereye oturttuğunuz, teknolojiyi nasıl konumlandırdığınız da çok önemli. Son iki asırdır kavramlar bizim tarafımızdan oluşturulmuyor. Bu da beraberinde coğrafyayla ve iş yapış şekillerimizle uyuşmazlıklar yaşanmasına sebebiyet veriyor.
Kavramı tekil olarak ele aldığınızda, peşinden koşulsuz bir şekilde takip ettiğinizde ve projelerin tamamında içselleştirmeyi yapmadığınızda ortaya koyduğunuz birçok proje ya akamete uğruyor ya da istenilen faydayı sağlayamıyor.
Dolayısıyla kavramın öncelikli olarak bu coğrafyaya uygun olup olmadığını ve nasıl bu coğrafyayla uyumlu halde çalışabileceğini tanımlıyor olmanız gerekiyor. Özellikle Akıllı Şehir kavramının içerisinde akıl ifadesi geçtiği için bu işi biraz teknoloji tarafına yönlendirme veya öyle tanımlamaya çalışma gibi yanlış bir yolda izlenmektedir.
Burada Akıllı Şehir' in çıkış noktasında teknoloji firmalarının varlığı kavramın ticari anlamda bir kaygıyla ortaya çıkmış olması ve sahiplenenlerin biraz da teknoloji tarafına doğru yönlenmesine sebebiyet vermektedir.
Son 50 yılda şehirler önlerine getirilen sıfatlarla anılmaya hatta tanımlanmaya başladı. Dijital Şehirler, Sürdürülebilir Şehirler, Yenilikçi Şehirler, Bağlı Şehirler, Yeşil Şehirler gibi birçok kavram var ve Akıllı Şehir tam da bu kavramların üzerine oturmuş her bir kavramdan bir parça almış onların eksikliklerini tamamlayarak olgunlaşmasını sağlayarak vücuda gelmiş bir kavram olarak ifade edilebilir.
Çünkü içerisinde sürdürülebilirlik de var, bağlılık da var, yenilikçilik de var, dijitallik de var. Maalesef şehirler dijital olma yolunda ilerlerken sosyal anlamda insana dokunan vatandaşa dokunan birtakım şeyleri gözardı edebiliyorlar. Şehre koyduğumuz bütün teknolojik ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlamak strateji ortaya koymaktan daha ciddi sorunlar ortaya çıkartmaktadır.
Yerel yönetimlerin veya karar vericilerin ihtiyacı doğru bir şekilde belirleyebilmesi ve ne istediğini biliyor olması gerekiyor. Her şehrin kendine özgü güçlü olduğu alanlar var, Antalya'da sanayiyi ön plana çıkartamazsınız Antalya'da turizmi ve tarımı ön plana çıkartabilirsiniz. Belki bu alanlar şehrinizde yeterli olgunluğa ulaşmış olabilir turizmin yanına sağlığı ele alıp belki sağlık turizmi konusunda çalışmalar yaparak şehrin gelişimine katkıda bulunabilirsiniz.
Ancak sanayiyi başka bir şehirde yapmak zorundasınız. Dolayısıyla seçtiğiniz fonksiyonel alanların uluslararası tanımların içerisinde geçen ve bir şablon olarak ortaya çıkmış tanımlardan biraz daha farklı olması gerekiyor. Yani şehrinize terzi işi bir yaklaşımla bakıyor olmanız gerekiyor.
Akıllı şehir vizyonunda paydaş ekosistemini iyi kurgulayıp birlikte çalışabilirlik fonksiyonları ile birlikte şehrinizi çok hızlı bir şekilde yol alabilecek noktalara getirebilirsiniz. Akıllı şehirler tek bir kimsenin, tek bir disiplinin çalışabileceği bir alan değil farklı disiplinleri bu ekosistemin içerisinde yoğurmanız gerekiyor. Geleneksel yönetim anlayışından yönetişim anlayışına geçişte bu ekosistemi kullanarak şehrinizde bir dönüşüm meydana getirebilirsiniz. Bunun içinde birtakım organizasyonlar kurmanız gerekiyor.
Sadece ortaya koymuş olduğunuz bir stratejik plan veya yapalım diye vermiş olduğunuz bir karar yeterli değil. Bu şekilde sürdürülebilirliği sağlamanız çok mümkün olmaz. Bu mekanizmaları ortaya koyduğunuzda aslında ekonomi bu işin başında ve sonunda bir şekilde devreye giriyor. Fonlamayı nasıl yapacaksınız, sürdürülebilirliğini nasıl sağlayacaksınız, işletme maliyetlerini şehir olarak nasıl karşılayacaksınız bu sorulara işin başında cevap vermek ve kurgulamak zorundasınız.
Sadece projenin oluşturulmasında ya da stratejinin ortaya çıkartılmasında değil hizmet sürenizin tamamında yaptığınız tüm işlerde işletme maliyetlerini göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Ve tabi ki yetişmiş insan kaynağı; Türkiye'de yetişmiş inan kaynağını doğru projelerde konumlandırmamız gerekiyor. Bunun içinde yöneticiler bir miktar daha seçici olmak ve gayret etmek zorundalar.
Burada yukarıda bahsettiğimiz bakış açısıyla yerel yöneticilere akıllı şehrin iyi anlatılması ve teknolojinin araç olmasının ötesine geçmemesi gerektiği doğru bir şekilde aktarılmalıdır.
Burada iki tehlike önümüzde durmaktadır birincisi Akıllı Şehrin salt teknoloji olarak algılanması ve şehri teknoloji ile donatmanın akıllı şehir olmak için yeterli olduğu anlayışı diğeri de yapılan basit işlerin akıllı şehir gibi lanse edilmesi yerel yöneticilerin bu iki yanlışa düşmemesi ve çok dikkatli olması gerekmektedir.
Özel sektör, yeni gelişen trendlerin ve teknolojilerin yaygınlaştırılmasında her zaman öncü olmuştur. Teknoloji altyapısı ve hizmetleri sunan firmalar, son kullanıcılara veya şehir idarecilerine, kamu kurumlarına yeni gelişen trendleri ve teknolojileri birçok pazarlama faaliyeti ile tanıtmakta ve nihayetinde çözüm sağlamaktadır. Şehirler, kısıtlı kaynaklara sahip olmaları nedeniyle akıllı şehirlere dönüşüm yolculuğunda ihtiyaç duyduğu maliyetli teknolojileri belirlemede seçici davranmalıdır.
Şehirler, teknoloji firmalarının esiri olmamalı ve sakinlerinin yaşam kalitesini artıran teknolojilere odaklanmalıdır. Teknoloji bir amaç değil araçtır, bu nedenle asıl amaç olan yaşam kalitesini artıracak projelerin geliştirilmesi gereklidir. Akıllı şehirlere dönüşümü sağlayan bu projelere "Akıllı Şehir Projeleri" ve şehirlerin akıllı şehir olma yolunda izlemesi gereken yola da "Akıllı Şehir Yol Haritası" denilmektedir.
Akıllı Şehir Yol Haritası, bir şehrin paydaşlarının, sakinlerinin ve ziyaretçilerinin ihtiyaçlarından beslenmekte ve yeni gelişen trend ve teknolojileri kullanarak yaşam kalitesini artırmaktadır.
Buradan yola çıkarak İzmit Akıllı Şehir Yol Haritasını geliştirebilmek/hazırlayabilmek için dünyadaki/ ülkemizdeki akıllı şehirler araştırılmalı, mevcut durum analiz edilerek ihtiyaçlar çıkarılmalı, akıllı şehir vizyonu belirlenmeli ve bu vizyona ulaştıracak akıllı şehir yol haritası geliştirilmelidir.
SONUÇ:
Asya, Avrupa, Amerika vs. birçok yerde Akıllı Şehir yolculuğunda yerini alan şehirler teknolojik ve insan odaklı tasarılarla iş-yaşam dengeside gözetilerek liderlik ve yönetim becerileri temelli hızlı değişimleri eğitimden sağlığa ve mobilitiye uygulamaya geçirdiler ve bu uygulamaları daha güvenli ve sağlıklı ortamlar için geliştirmeye devam ediyorlar. Ülkemiz içinde bu geçerli. Birçok şehrimiz Akıllı Şehir kategorisinde küresel gelişmeleri gözardı etmeden yeni projeler üretiyor, ürettiklerini geliştiriyor ve geleceğin bugüne yakınsandığı gerçeği ile de gelecek nesillere sürdürülebilir yaşamlar bırakmanın çalışmalarını sürdürüyor.
Eğitim, sağlık, tarım, siber güvenlik, enerji, ulaştırma temelli kritik proje çalışmalarının yer aldığı akıllı şehirler uygulamalarının insanların çalışma, yaşam biçimlerini daha ileriye taşıyacak özelliklerle (entegre güvenlik sistemleri, akıllı ulaşım, akıllı kavşak yönetimi, akıllı enerji sistemleri, akıllı aydınlatma ve atık yönetimi ve sulama sistemleri, elektrikli otonom araçlar vs.) yaygınlaşarak Akıllı Şehir Yolculuğu yapan kamu ve özel sektör paydaşlarının ortak gerçekleştirecekleri projelerle önce insan vizyonuyla hayata geçirilmeleri gelecek nesillerin sürdürülebilir yaşamları içinde önemlidir.
İzmit’in Akıllı Şehir Yolculuğunda da “Gülümseyen Akıllı Şehir İzmit” mottosuyla tüm şehir paydaşlarının katılımıyla düzenlenecek bir “Çalıştay”la gelecek bugüne taşınmalıdır.
Sevgiyle ve Sağlıkla Kalın.
ncmCozdmr
Hüsnü Baysal’ın katkılarıyla
Kaynaklar :
• www ogunhaber com/yazarlar/necmi-ozdemir/akilli-sehir-yolculugu-ix-mugla-101119m.html
Akıllı şehir yolculuğu (IX) Muğla – Necmi Özdemir
09 Ağustos 2020
• www ogunhaber com/yazarlar/necmi-ozdemir/akilli-sehir-yolculugu-x-hinda-akilli-sehir-teknolojileri-101145m.html
Akıllı şehir yolculuğu (X) Hinda Akıllı Şehir Teknolojileri – Necmi Özdemir
18 Ağustos 2020
• www ogunhaber com/yazarlar/necmi-ozdemir/akilli-sehir-yolculugu-xi-denizli-101155m.html
Akıllı şehir yolculuğu (XI) Denizli – Necmi Özdemir
22 Ağustos 2020
Yorumlar
Kalan Karakter: