Ankara - Fedakârlık, zorluklar ve evlat acısıyla örülü bir ömür süren, karaciğer ve akciğer hastası Y.D. adlı bir kadının yaşam mücadelesi, sağlık personelinin 'Efsane Anne Geri Döndü' yakıştırmasıyla adeta bir destana dönüştü. Yaklaşık iki ay önce ağır zatürre nedeniyle hastaneye kaldırılan Y.D., yaşam savaşını bir kez daha kazanarak hem doktorları hem de çevresini şaşkına çevirdi.
Zorluklarla Geçen Bir Hayat ve Kayıp Evlat Acısı
70'li yaşlarındaki Y.D.'nin hayatı, genç yaşta ailesinin isteğiyle evlenmesiyle başlayan ve kadın olmanın tüm zorluklarını barındıran acı tecrübelerle dolu. Beş doğum yapan Y.D., üç çocuğunu küçük yaşta kaybetti.
Özellikle iki doğumunda yaşadığı trajediler, kalbinde derin izler bıraktı. İlk kaybında, ekmek yaparken sancılanıp hastaneye yetişemediği için ticari taksinin içinde doğan bebeği ne yazık ki yolda vefat etti. İkinci kaybı ise, ahır temizlerken sancılanmasıyla başladı. Hastanede sancıları başlayan Y.D., Ankara'ya sevk edildi. Zorlu bir doğumun ardından bayıldığında, bebeğinin öldüğü söylendi ve tıpkı Zekai Tahir Burak'taki kayıp bebek hikâyelerine benzer şekilde, ne ölüsü gösterildi ne de öldüğüne dair kesin bir kanıt sunuldu. Yalnızca bir ölüm raporu düzenlenip gönderildi.
Bu acıları unutturma vaadiyle, ısrarlı bir şekilde erkek bebek doğurması telkin edilen Y.D., dokuz ayın sonunda bir erkek bebek dünyaya getirdi. Ancak bebek hastanede zatürre oldu. Sekiz ay boyunca hastane ile ev arasında mekik dokuyan aileye, Hacettepe Çocuk Hastanesi'nde "düzelemeyeceği" söylenerek teslim edildi. Kısa bir süre sonra da anne kucağında, dualarla hakka yürüdü. Yıllarca köy kültürünün dayattığı, evladını kucağına alıp gizli sevme acısıyla yaşayan bu kadın, hastane kapılarında evlatlarının hakkını arayamamanın çaresizliğini de yaşadı.
Mucizevi İyileşmeler ve Emanet Evlat Sevgisi
Kocasının yetim kalan kardeşlerine bakmak için gelin olup Ankara'ya giden Y.D., yıllar sonra karaciğer tedavisi için yapılan bir iğnenin nadir yan etkisi sonucu akciğer yetmezliği yaşadı ve doktorların kalemini kırdığı bir dönemde, aylarca süren mücadele sonunda mucizevi bir şekilde hayata döndü.
Oğlunu evlendirdikten sonra ise, hayatına bambaşka bir fedakârlık eklendi: Torununu hastanede kucağına teslim ettiler ve 50 yaşında yeniden "anne" oldu. Babaanne olmayı beklerken, "Hazır doğmuş bebek" diyerek kucakladığı bu emanet çocuğa, yıllarca hem annelik hem de babaannelik yaptı. Daha önceki kayıp evlatlarının acısını çıkarırcasına, bu emaneti öz annesinden, çevresinden ve dağılmış aile psikolojisinin etkilerinden bile bir kartal gibi korudu.
Öğretmenler Günü'nde Gönülleri Isıtan Kadın Desteği/hizmet
Hastalığı nükseden ve zatürresi ilerleyen Y.D., oksijen ve toprağa ihtiyacı olduğu için köyde bir konteynerde tedavi görmeye çalışırken, durumu ağırlaşınca yeniden Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Hastanesi'ne kaldırıldı. Personelin "Mucize Anne Geldi!" diyerek koşarak ilgilenmesi, hastane koridorlarında dikkat çekti. İki haftalık tedavinin ardından, oksijen makinesine bağlı olarak evine taburcu edildi.
Ancak eve verilen oksijen cihazının sürekli bozulması, ailenin uykularını kaçırdı. Bir sabah oksijensiz kalıp tırnaklarına kadar moraran Y.D. güçlükle hastaneye yetiştirildi.
Bu zorlu süreçte evin kızı, durumu sosyal medyadan paylaştı. Bir hayırseverin, vefat eden annesi için aldığı, hiç kullanılmamış bir oksijen cihazını bağışlayacağını bildirmesiyle aileye umut doğdu. Makine eve getirildi ve o gece aile ilk kez huzurlu bir uyku uyudu.
Makinenin ağır olması nedeniyle salonda uyumak zorunda kalan Y.D.'nin durumunu gören kızı, Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin'in, kadınlara desteğiyle tanınan kızına ulaştı. Kısa süre içinde, yine bir hayırsever tarafından temin edilen hasta yatağı, belediye imkânlarıyla Y.D.'nin evine ulaştırıldı. Öğretmenler Günü'nde, yıllarca vekil öğretmenlik yaparak Milli Eğitim'den emekli olan eşinin rahatı için, hastane konforunda uyku sağlayan yatak ve makine de hocanın sıkıntılarını gidermiş oldu. 24 saat elektirkle çalışan makina emekli öğretmen maaşını zorlarken asli ve enerjisaya ya durum anlatılsada faturanın istisna tutulması sağlanamadı.
Hizmetin vicdan ve merhametle birleştiğini gösteren bu olayda, asıl Öğretmenler Günü kutlamasının; ne plaket, ne anma, ne de sevgiden ibaret olduğu; zor zamanda hastanın ve yaşlının yanında olmak, empati kurabilmek ve onun gözyaşını silebilmek olduğu bir kez daha kanıtlandı.
Mamak Belediye Başkanı da Y.D.'yi arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti ve danışmanları aracılığıyla sürekli iletişimde kaldı. Bu örnek, vicdan ve merhametin yüreklere girebilmenin en güzel yolu olduğunu gösterirken, Başkanın gönülden çalışan kadınlara desteğini esirgemeyen kızının bu anlamlı hizmeti de takdir topladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: