Türkiye’de ve dünyada hızla alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta, maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde gittikçe düşmektedir. Kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını yok eden, insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek, geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddelerden korumak ancak iyi bir koruyucu halk sağlığı yaklaşımıyla olabilecektir.
Ancak koruyamadığımız ve bir şekilde maddeyle karşılaşmış kişilerin maddeden kurtarılması için iyi bir psikiyatrik tedavi protokolünün olması zorunludur. Bu kişilerin iyileşebileceğine, maddeden kurtulabileceğine öncelikle sağlıkçıların inanması gerekmektedir. Madde tedavisini “YA TUTARSA “ mantığıyla karşılamak ve kişilere bu mantıkla yaklaşmak tabii ki başarı şansını daha baştan azaltacaktır. Haliyle psikiyatr, psikolog, sosyal hizmet uzmanları, rehber öğretmenler, aileler, yakın arkadaşlar ve bağımlı kişiler işbirliği içinde olmalı,
bir ekip çalışması halinde sorunun üzerine gidilmelidir.
Uyuşturucu ya da bağımlılık yapıcı maddeler; başta terör örgütleri olmak üzere diğer suç örgütlerinin en önemli finans kaynakları arasındadır. Uyuşturucu ya da bağımlılık yapıcı maddeleri pazarlayan kişi ve suç örgütlerinin hedef kitlesi toplumların geleceği genç nesiller, ailelerinin en kıymetlileri çocuklarıdır. Victor Hugo’ya göre ‘Çocuğunu kaybeden anne için her gün ilk gündür, bu ıstırap hiç "İHTİYARLAMAZ"’.
Bir annenin uyuşturucu maddelere kurban verdiği evlat acısı hep aynı ilk günkü gibi tazeliğini ve acısını korumakta olup hiçbir teselli yerini dolduramaz.
Güvenlik güçlerimiz, insanlık suçu olan uyuşturucu suçları ile mücadeleyi, “TÜM DÜNYA ÇOCUKLARI'NI KENDİ ÇOCUKLARI OLARAK GÖREN" bir anlayışla sürdürmesi gerekmektedir.
Neşe ECEL
Millî Yol Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı
TİKAD Kurucu Başkanı
TUMSEDD Genel Sekreteri
Yorumlar
Kalan Karakter: