572 yıl önce bir sabah, surlar aralandı ve bir medeniyet yeniden doğdu. 29 Mayıs 1453, sadece bir şehrin alınması değil, aynı zamanda tarihin akışını değiştiren bir dirilişin adıdır. O gün, Fatih Sultan Mehmed Hân’ın önderliğinde Osmanlı ordusu, imanın, azmin ve aklın zaferini tarihe altın harflerle yazdırdı.
İstanbul’un fethi, Orta Çağ’ın sonunu ve Yeni Çağ’ın başlangıcını ilan ederken, Türk-İslam medeniyetinin de en görkemli çağını başlattı. Yüzlerce yıl boyunca farklı milletlerin ve dinlerin başkenti olmuş bu kadim şehir, ecdadımızın adalet anlayışıyla huzurun ve birlikte yaşamanın sembolü hâline geldi.
Fatih Sultan Mehmed, sadece bir fatih değil, aynı zamanda bir vizyonerdi. Henüz 21 yaşında bir hükümdar olarak çağ açıp çağ kapatırken, ardında muazzam bir miras bıraktı. Bilime, sanata, hukuka ve hoşgörüye verdiği önem, İstanbul’u kısa sürede bir dünya başkenti yaptı.
Bugün bizlere düşen, bu büyük mirası anlamak ve yaşatmaktır. Fethin ruhu, sadece top ve kılıçla değil; inançla, kararlılıkla ve milletine duyulan aşkla yazılmış bir destandır. İşte bu yüzden İstanbul’un fethi sadece bir tarih değil, bir kimliktir, bir ruhtur.
Bu anlamlı günde, aziz ecdadımızı rahmet, minnet ve hürmetle yâd ediyoruz. Fethin 572. yılında, millet olarak birliğimize, dirliğimize ve kardeşliğimize daha sıkı sarılmalı; Fatih’in emanetine, İstanbul’a ve bu mukaddes vatana sahip çıkmalıyız.
Kutlu fethin yıl dönümü mübarek olsun.
Ahmet Ağca
Beydili Türkmen Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Yorumlar
Kalan Karakter: