ANKA - Spor spikeri Sabri Ugan, İstanbul'da bir süredir tedavi gördüğü hastanede, 62 yaşında hayatını kaybetti.
Spor spikeri Sabri Ugan, İstanbul'da bir süredir özel bir hastanede tedavi görüyordu. Ugan hastanede, 62 yaşında hayata veda etti.
Doruk Ugan, babası Sabri Ugan'ın vefat haberini sosyal medya hesabından "Canım babacığımı kaybettik. Cenaze bilgilerini daha sonra paylaşacağım" ifadeleriyle duyurdu.
Sabri Ugan, hastanede tedavi altındayken yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer vermişti:
"Size gecikmiş bir açıklama borcum var. Evet, yaklaşık 3 aydır sosyal medyada görmüyorsunuz beni. Bunun sebebi ne? Bunun sebepleri birkaç tane ama en önemli sebebi elbette sağlık sorunlarım. Ciddi sağlık sorunlarım var. Ama bu benim hikayem değil. Bu 11. katın hikayesi. Şimdi size anlatayım. Dinlemek isterseniz tabii. Teşhis kondu. En ağır hastalıklardan bir tanesi. Ama hiç moralim bozuk değil. Hayata sıkı sıkı tutunuyorum.
Neden? Çünkü biliyorum ki bu hastalığın tedavisinde özne benim. Fakat Profesör Doktor Mutlu Demiray hocam bana öyle tedaviler hazırladı ki bana düşen sadece kuvvetli kalmak oldu. Birinci kemoterapiyi tamamladık. Doruk ya Doruk deyince duruyorum o özel hayata giriyor. Onunla ilgili çok bir şey söylemeyeceğim ama çok zorlu sınavı vardı. Mezuniyet sınavı gibi bir şey. Bir baktım Doruk burada ve hani eşimi söylemiyorum bile. Bir iyi hayat arkadaşı seçin. Neyse dedi ki, 'Baba, yok eve gitmeyelim burada kalalım. Kemoterapiden sonra nasıl tepki vereceğim belli değil. Peki oğlum dedim mantıklı geldi bana. Ve hastanede kalmaya karar verdim. Arkadaşlar, öncelikle diyabet çıktı. Son derece önemli bir hastalık, sinsi bir hastalık, diyabet. Lütfen, sağlık kontrollerinizi zamanında yaptırın. Size, yaşayan birisi anlatıyor. O daha önce yediğim baklavalar, börekler 500'ün üzerine çıkarmış şekerimi. Alanları değil ama o gece 11. kat hemşireleri hayatımı kurtardı. Onlara nasıl teşekkür edeceğim bilmiyorum. Düşüneceğim.
İkincisi. Hep söyledikleri şey çok doğru, çok doğru. 'Moralinizi yüksek tutun.' Ama bu böyle havada kalan bir cümle değil mi? Moralinizi yüksek tutun. Ne gelsen tut. Öyle kolaysa morali yüksek. Bu seninle ilgili. Bunu sen yapacaksın. Canın köfte mi istiyor? Diyabetim ben. Artık kontrolü yemek zorundayım ama sen değilsen sevdiğin her şeyi yapmaya devam edeceksin. Yalvarıyorum kaç gündür. Mission Impossible'ı seyrettirin bana diye. Hayattan kopmayın. Böyle durumda olanlara söylüyorum ve böyle duruma düşmeyin. Sağlık kontrollerinizi ihmal etmeyin. Şimdi ikincisi geliyor. Lütfen sizden rica ediyorum. Tamamlayıcı sağlık sigortanızı unutmayın. Beni de unutmayın. Arada yazın. Şimdi bundan sonra artık yavaş yavaş sosyal medya paylaşımlarına başlıyorum. Ama artık nasıl diyeyim size? Sadece güzel şeylerden bahsedeceğim. Kişisel olarak dünyadaki her şeyi okuyorum. Her şeyi takip ediyorum. Ama kendimle ilgili şeyler paylaşacağım. Ve bu Pars'ın, Aslan'ın, Doruk'un doldurduğu enerji ile benim en büyük silahım. İyi dilekleriniz için teşekkür ederim."
Yorumlar
Kalan Karakter: