Ortadoğu'nun karmaşık jeopolitik yapısında, dini metinler sıkça siyasi iddiaların temelini oluşturur. Özellikle "Vadedilmiş Topraklar" kavramı, yüzyıllardır süregelen çatışmaların ve günümüzdeki bölgesel gerilimlerin merkezinde yer almaktadır. Kutsal kitaplardaki ifadelerin günümüzdeki etkilerini ve bu tartışmaların Kürt halkı üzerindeki yansımalarını incelemek, bölgedeki olayları anlamak açısından büyük önem taşımaktadır.
Kutsal Metinlerde "Vadedilmiş Topraklar"
Eski Ahit'in Yaratılış 15:18 ayetinde Rab, Avram'la yaptığı antlaşmada şöyle der: "Mısır Irmağı'ndan büyük Fırat Irmağı'na kadar olan bu toprakları senin soyuna vereceğim." Bu ayet, İsrail'in tarihsel olarak sahiplenmeye çalıştığı toprakların dini temelini oluşturur ve günümüzdeki Filistin topraklarının önemli bir bölümünü kapsamaktadır.
Kutsal Kitap Tevrat'ta, Tesniye 7:1-2 gibi pasajlar ise daha da dikkat çekicidir: "Rab Tanrın seni Kenanlılar, Hititler, Amoriler, Perizliler, Hivliler ve Yevusiler gibi yedi ulusun üstüne gönderecek… Onları tamamen yok edeceksin. Onlarla antlaşma yapmayacak, onlara merhamet etmeyeceksin." Bu ve benzeri ifadeler, geçmişte Allah'ın emriyle başka kavimlerin "tümüyle yok edilmesi" gerektiğini anlatır.
Günümüzde bile bazı hahamlar, bu dini metinleri kullanarak şiddeti teşvik eden açıklamalara imza atabilmektedir. Örneğin, 2020'li yıllarda bazı hahamlarca dile getirilen "savaşta Goy (Yahudi olmayan) çocuklarını öldürmek mübahtır" gibi söylemler, bu yorumların ne denli ileri gidebildiğini göstermektedir. Elbette, bu görüşleri kabul etmeyen pek çok Yahudi de bulunmaktadır; ancak onların sesinin şu an için yeterince güçlü olmadığı görülmektedir.
"Büyük İsrail" Hayali ve Kürtlerin Konumu
Yukarıda bahsedilen kutsal metinlerde tarif edilen sınırlar, haritalara yansıtıldığında "Büyük İsrail" olarak adlandırılan geniş bir coğrafyayı işaret eder. İlginçtir ki, bu aynı topraklar üzerinde "Kürdistan" hayali kuran ve şiddetin terör yanı ile İsrail devleti kurulduğundan beri mücadele eden bir halk da bulunmaktadır: Kürtler.
Bu durum, akıllara şu soruyu getirmektedir: Kim kime hizmet ediyor? Yıllardır dile getirdiğimiz "Büyük Kürdistan hayali, sapık düşünce olan Büyük İsrail'in hizmetkarıdır" söylemi boşuna değildir. Tüm gerçekler ortadayken, Kürtlerin bir kez daha kime hizmet ettiklerini dikkatlice düşünmeleri gerekmektedir.
Bölgedeki bu karmaşık ilişkiler ağında, her bireyin ve topluluğun açıkça taraf olma zamanıdır. Ya Tanrıları zalim olandan yana olup bölgesel emellerin bir parçası olunacak, ya da tüm insanlık için Türk milletinden yana tavır alınarak namus, şeref ve hakikat yolunda ilerlenecektir.
Kahrolsun Siyonizme Hizmet Edenler!
Yaşasın Namus, Şeref ve Hakikat!
Strateji Uzmanı
Gazeteci Yazar
Gökalp Şentürk
Yorumlar
Kalan Karakter: