JOE BİDEN TÜRKİYE'YE CUMHURBAŞKANI TAYİN ETMEK İSTİYOR?

Biden'ın açıklamaları üstüne Türkiye güçlü tepki verdi. Onun işbirliği yapacağını söylediği kimi kesimler dahi, yalancıktan da olsa tepki vermek zorunda kaldılar. Az buz değil söylediği; evin erkeğini öldürüp eve ve aileye el koyacağımla aynı anlama geliyor.

Türkiye'nin yüz yıldır, denetimli serbestlik yaşayan bir mahkum gibi sözde bağımsız devlet olduğu gerçeği artık en aptalların bile anlayabileceği netlikte ortaya çıktı. Anlamazdan gelme kurnazlığına baş vururlar başka. Hamaseti bir kenara bırakalım. Demek ki Türkiye Cumhuriyeti kurulurken bağımsızlığını bileğinin hakkıyla kazanmış bir özgür devlet olarak kurulmuş değil. Bazı anlaşmalarla, verilen ya da verilmek zorunda kalınan büyük tavizler karşılığında kurulmuş. İşte bu günler boyunduruğa koşulmuş onurlu bir milletin o boyunduruğu kırma günleri.

Vesayetle kurulmuş devletimiz, ikinci dünya savaşından sonra dünyanın büyük bir bölümü ile birlikte Amerikan denetimine geçti. Bu grupta Avrupa ülkeleri, Avustralya ve Japonya, Latin Amerika, Ortadoğu yer almaktadır. Afrika ve Çin hariç diğer Asya ülkeleri ise Avrupalılar tarafından dolaylı olarak sisteme dahil edildiler. Böylece Sovyet sistemi dışında, dünya çapında bir tiranlık kurulmuş oldu. Duvarın yıkılması ile birlikte o kesim de sisteme dahil olmuştur.

Trump 'Amerika'yı yeniden büyük yapacağım' derken bu psikoloji ile konuşuyordu. Biden da aynı psikoloji ile konuşuyor. Başkan seçildiği takdirde Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanını değiştirme ve yenisini atama yetkisine sahip olacağını düşünüyor. Onların sadece Türkiye için değil, o tiranlığın etkisi altındaki tüm ülkelere bakış açısı budur.

Onların böyle düşündükleri zaten malumdu. İşin bizi ilgilendiren tarafı, bunu nasıl ve kimlerle yapmayı düşündükleridir. FETÖ darbesi Obama zamanında yapılmak istendi. Biden o darbe girişimi sırasında başkan yardımcısı idi. Trump FETÖ ye sahip çıkmayı, koruyup kollamayı sürdürdü. Biden şimdi tutmamış darbe girişimi yerine, daha yumuşak görünen, güya darbecilikten uzak bir yaklaşım denemeyi düşündüğünü açıktan ifade ediyor. Esas olan yöntem değil, amaçlanan şeydir. Yani Türkiye'ye kendi işlerine gelecek ve çıkarlarına hizmet edecek Sisi gibi bir cumhurbaşkanı tayin etmek.

Bu arada bunu kimlerle yapmak istediğini de ifşa etmiş oluyor. Bu büyük komplonun yerli işbirlikçilerini boşa düşürmeyi bile göze alıyor. Onlar şimdi afişe olmanın şaşkınlığı ile suçluların telaşına düşmüşlerdir. Türkiye'deki muhalefetin nasıl dizayn edileceği açıktan söylenmiş oluyor. Hiç kuşkumuz olmasın, önümüzdeki Amerikan başkanlık seçimlerinde bunlar, Demokrat partinin adayı olan ve bu sözleri sarf eden Biden'ın seçilmesini arzu edecek ve onu destekleyeceklerdir. Şimdi açığa çıkmış olmayı reddetme çabalarına rağmen zamanı geldiğinde böyle konumlanacaklar. Türkiye ise, yabancı iradesi yerine, kendi yönetimi için kendi iradesini koyma mücadelesini sürdürecektir.