İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, cezaevlerindeki doluluğa dikkat çekerek 10'uncu Yargı Paketi'nde yapılacak infaz düzenlemesinin dikkatli biçimde hazırlanması gerektiğini söyledi. Terörsüz Türkiye sürecine destek verdiklerini belirten Dervişoğlu, sürecin muhataplarının dikkatle seçilmesi gerektiğini vurguladı.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNE ELEŞTİREL DESTEK
Sözcü TV canlı yayınında gündeme dair soruları yanıtlayan Müsavat Dervişoğlu, "Terörsüz Türkiye" süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sürece destek verdiklerini ifade eden Dervişoğlu, sürecin tanımlamalarına ve muhatap olarak terör örgütlerinin kabul edilmesine karşı olduklarını söyledi.
"Türkiye’de yaşayan hiç kimse Terörsüz Türkiye’ye karşı olamaz" diyen Dervişoğlu, itirazlarının PKK'nın niyet ve hedeflerinin değişmemiş olmasından kaynaklandığını vurguladı.
“TERÖRÜ EN ÇOK BİZİM KUŞAĞIMIZ ÇEKTİ”
Dervişoğlu, Türkiye’nin terör belasından en çok etkilenen kuşağın mensubu olduklarını belirterek, “Terörsüz bir Türkiye’yi en çok bizim kuşağımız arzuluyor. Yaşadıklarımı anlattığımda insanlar şaşırıyor” dedi. PKK'nın silah bırakmasının önemli olduğunu ifade eden Dervişoğlu, bu süreçte atılacak adımların büyük bir dikkatle yürütülmesi gerektiğini kaydetti.
10. YARGI PAKETİNE TEMKİNLİ DESTEK
Cezaevlerinin kapasitesini aştığını belirten Dervişoğlu, 10’uncu Yargı Paketi’ne dair açıklamasında şu değerlendirmede bulundu:
“Bunu hafifletmek amacıyla bir infaz düzenlemesi yapılırsa ve suçlar doğru seçilirse faydalı sonuçlar doğurabilir. Ancak devlet kendisine karşı işlenen suçları affedebilir. Herkesin bayramı hürriyet içinde geçirmesini isterim ama bunun bir yöntemi olmalı.”
“YENİ ANAYASA DEĞİL, SİSTEM DEĞİŞMELİ”
Yeni anayasa konusuna da değinen Dervişoğlu, partisinin duruşunun açık olduğunu belirtti. “Türkiye’nin ihtiyacı olan şey yeni bir anayasa değil, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden kurtulmaktır” ifadelerini kullandı.
“İMAMOĞLU ERKEN AÇIKLANDI, HEDEF OLDU”
Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adaylığına dair soruya yanıt veren Dervişoğlu, İmamoğlu’nun seçim takviminden çok önce ön plana çıkarılmasının kendisini hedef tahtasına oturttuğunu söyledi.
“31 Mart zaferinden sonra ana muhalefet partisine stratejik uyarılarda bulundum. Seçim sonuçlarına bakarak ‘her şey halloldu’ demek, sadece tek bir partinin strateji belirlemesi yanlıştır” dedi. İmamoğlu'nun adaylık süreci yerine belediye başkanlığı pozisyonunda kalması durumunda bu ölçüde tartışmalara konu olmayacağını da ifade etti.
(AA)
Yorumlar
Kalan Karakter: