Savunma sanayiinde son yıllarda büyük bir atılım gerçekleştiren Türkiye, yerli ve milli projeleriyle uluslararası alanda dikkat çekmeye devam ediyor. Modern Diplomacy'de yayımlanan analiz, Türkiye’nin 5. nesil savaş uçağı KAAN'ı mercek altına alarak bu alandaki küresel etkisine ışık tuttu.
Türkiye’nin dışa bağımlılığı azaltma hedefiyle geliştirdiği bu projeler, yalnızca savunma gücünü artırmakla kalmıyor, aynı zamanda ülkeyi küresel bir savunma oyuncusu haline getiriyor.
KAAN, TÜRKİYE'NİN STRATEJİK VİZYONUNUN BİR YANSIMASI
Modern Diplomacy’nin değerlendirmesinde KAAN’ın, Türkiye’nin savunma sistemlerinde dış baskılara karşı daha bağımsız hareket etmesini sağladığı vurgulandı.
Ankara’nın bu sayede hem kendi askeri kontrolünü artırdığı hem de uzun vadede daha dayanıklı bir savunma altyapısı kurduğu belirtildi. KAAN, sadece teknik kapasitesiyle değil, Türkiye’nin stratejik vizyonunun da bir yansıması olarak görülüyor.
F-35'E DOĞRUDAN RAKİP VE DİĞER ÜLKELER İÇİN CİDDİ BİR ALTERNATİF
KAAN'ın, Türkiye’nin elindeki F-16 filosunun yerini alması hedefleniyor. Analizde, Türk savaş uçağının düşük radar görünürlüğü, uzun menzil ve yüksek taarruz kabiliyetiyle ABD’nin F-35’ine doğrudan rakip olduğu belirtildi. Ayrıca Suudi Arabistan, BAE, Pakistan ve Endonezya gibi ülkelerin KAAN'a yoğun ilgi gösterdiği ifade edildi.
Bu ilginin yalnızca ABD’nin savunma pazarındaki payını değil, aynı zamanda jeopolitik nüfuzunu da etkileyeceği yorumları yapıldı. KAAN, Türkiye'yi sadece üretici değil, aynı zamanda küresel bir savunma ihracatçısı yapma potansiyeli taşıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: