HABER MERKEZİ - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında 5 Temmuz 2025 tarihinde yaptığı basın açıklamasında sarf ettiği sözler nedeniyle resen soruşturma başlattı. Başsavcılık, Özel’in açıklamalarının "Cumhurbaşkanına hakaret", "suç işlemeye alenen tahrik", "kamu görevlilerine görevleri nedeniyle hakaret" ve "tehdit" suçlarını oluşturduğu kanaatiyle işlem başlatıldığını duyurdu.
Söz konusu açıklamada Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben, “Madem birinci partisin, gel gidelim sandığa. 2 Kasım Pazar. Sen birinci olsan, parende atarak sandığa gidersin” ifadelerini kullanmıştı.
ALTUN: "BU DİL, DEMOKRATİK SİYASETİN DEĞİL SOKAK VESAYETİNİN DİLİDİR"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, soruşturmanın ardından sosyal medya hesabından konuya ilişkin açıklamada bulundu. Altun, Özel’in sözlerini “tehditkâr ve provokatif” olarak nitelendirerek, şu ifadeleri kullandı:
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, basın toplantısında sarf ettiği tehditkâr ve provokatif ifadelerle siyasi nezaket sınırlarını aşmış, anayasal kurumlarımızı, toplumsal barışımızı ve millî birliğimizi doğrudan hedef almıştır.”
Altun, Cumhurbaşkanına yönelik hakaretin yanı sıra kamu görevlilerine yönelik sistematik itibarsızlaştırma kampanyalarına da dikkat çekerek, Özel’in ifadelerini “sokak vesayeti” dili olarak tanımladı:
“Aziz milletimizi ‘sokağa dökme’ tehdidi, demokratik siyasetin değil sokak vesayetinin dilidir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın temel ilkelerinden biri olan hukuk devleti prensibi çerçevesinde milletin iradesi yalnızca sandıkta tecelli eder.”
“TÜM SİYASİ AKTÖRLER SORUMLU DAVRANMALI”
Altun açıklamasında, sokak çağrılarının demokrasiye değil anarşiye hizmet edeceğini vurgulayarak tüm siyasi aktörleri sorumlu davranmaya çağırdı:
“Sokakları adres gösteren bir anlayış demokrasiye değil anarşiye hizmet eder. Devletimiz her türlü tehdit ve provokasyon karşısında vakarını, gücünü ve kararlılığını korumaktadır. Kamu düzenini tehdit eden her türlü söylem, hukuk devleti ilkeleri doğrultusunda muhakkak karşılık bulmaktadır.”
“Hiç kimse bulunduğu siyasi pozisyonundan dolayı milletin değerlerine meydan okuma yetkisine sahip olduğunu sanmamalıdır. Demokrasi, tehdit, tahrik ve sokak çağrılarıyla değil, millet iradesiyle ve hukuk zemininde güçlenir.”
Yorumlar
Kalan Karakter: