Yeryüzünde Adalet Kadın Hukukçular Platformu (YAP) ile Ankara 2 No’lu Barosu iş birliğiyle düzenlenen “Gazze, Adalet ve Uluslararası Düzenin Çöküşü” başlıklı panel, Ulucanlar Cezaevi Müzesi Sinema Salonu’nda büyük bir katılımla ve başarıyla gerçekleştirildi.
Akademisyenler, hukukçular ve insan hakları savunucularının katılımıyla gerçekleşen panelde, Gazze'deki sistematik insan hakları ihlalleri ve uluslararası hukukun bu süreçteki tamamen çöküşü detaylıca ele alındı.
2024 FİLİSTİNLİ ÇOCUKLARA YÖNELİK SOYKIRIM RAPORU AÇIKLANDI
Panelin en önemli başlıklarından biri, Yeryüzünde Adalet Kadın Hukukçular Platformu tarafından hazırlanan 2024 Filistinli Çocuklara Yönelik Soykırım Raporunun kamuoyuyla paylaşılması oldu.
Raporun Ana Mesajı: "Gazze'de yaşananlar bir çatışma değil, sistematik ve belgeli bir soykırımdır."
Temel Bulgu: "Her öldürülen çocuk, uluslararası hukukun çöküşünün kaydıdır."
Belgelenen Suçlar: Raporda; ayrım gözetmeyen saldırılar, yardım ve ambulans erişiminin engellenmesi, açlıkla cezalandırma ve çocukların doğrudan hedef alınması gibi eylemlerin soykırım suçu teşkil ettiği açıkça belirtildi.
2024 Yılı: Çocuklar İçin En Karanlık Yıl Verileri
Panelde sunulan rapor verilerine göre, 2024 yılı Filistinli çocuklar için en karanlık yıl olarak kayıtlara geçti:
14.500’den fazla çocuk öldürüldü.
17.000’den fazla çocuk refakatsiz kaldı.
Sağlık ve eğitim altyapısı tamamen çöktü.
Bu korkunç veriler, uluslararası sistemin sivilleri koruma kapasitesinin tamamen iflas ettiğini gösteriyor.
Panel Konuşmaları ve Öne Çıkan Mesajlar
Panelin moderatörlüğünü Yeryüzünde Adalet Kadın Hukukçular Platformu Başkanı Av. Serpil Penez Şahin üstlenirken, açılış konuşmaları Av. Saliha SASA (Ankara 2 No’lu Baro YK üyesi), Av. Beyzanur Yuvacı Yurtseven (Rapor Kamuoyu Paylaşımı) ve Av. Özlem Akgüç (Ortak Beyanname Sunumu) tarafından yapıldı.
Akademisyenlerin güçlü değerlendirmeleri dikkat çekti:
Doç. Dr. Levent Ersin Orallı: "BM Güvenlik Konseyi'nin veto sistemi meşruiyet krizinin merkezindedir."
Prof. Dr. Ali Emrah Bozbayındır: "Geciken adalet artık adalet değildir. Uluslararası mahkemelerin yavaş işleyişi siyasi etkileri göstermektedir."
Prof. Dr. Abdurrahman Saygılı: "Gazze'de yaşananlar açık bir soykırımdır. Küresel adalet perspektifinde hukuki ve insani sorumluluklarımızı görmeliyiz."
Panel Başkanı Av. Serpil Penez Şahin, değerlendirmesinde şunları vurguladı: "Bu rapor sadece bir soykırım belgesi değil; susturulan çocuk seslerinin insanlık hafızasına yazılmış çığlığıdır. Gazze'de kaybedilen her çocuk, suskun dünyanın vicdanını yeniden sorgulatmaktadır. Hukukçular için susmak bir seçenek değildir." Şahin, "Sessizlik bu çöküşe ortak olmaktır" sözleriyle uluslararası topluma seslendi.
Ortak Sonuç Çağrısı: Yeni Bir Adalet Sistemi Zorunludur
Panel, uluslararası düzenin sürdürülemez olduğu ve yeni bir uluslararası adalet sisteminin zorunlu olduğu ortak çağrısıyla sona erdi.
Katılımcı kurumların ortak çağrıları beş temel başlıkta toplandı:
BM Veto Sisteminin Reformu: Meşruiyet krizinin temel kaynağı olan veto sisteminin kaldırılması.
Uluslararası Mahkemelerin Arındırılması: ICC ve ICJ’nin siyasi baskılardan arındırılarak bağımsız çalışması.
Çocuklar İçin Acil Koruma Mekanizmaları: Siviller, özellikle çocuklar için, acil ve etkin koruma mekanizmalarının kurulması.
Evrensel Yargı İlkesi: Soykırımcı İsrail'in evrensel yargı ilkesiyle yargılanması ve tüm zararların tazmini.
Onarıcı Adalet: Filistinli çocuklar için özel onarıcı adalet mekanizmalarının oluşturulması.
Küresel Sumud Aktivisti Sena Polat, "Filistin'in sesi sınırları aşmıştır, adalet mücadelesi küreselleşmiştir," diyerek dünya çapında büyüyen sivil dayanışmayı "sumud kültürünün evrensel yankısı" olarak nitelendirdi.
Kapanış Spotu: "Gazze için adalet, insanlık için adalettir."
Panelin sonunda, "Adalet konuşacak; bu rapor, o gün geldiğinde insanlık önünde bir delil olarak kalacaktır" mesajıyla kapanış yapıldı.
Yorumlar
Kalan Karakter: