İSTANBUL VE ANKARA GİTTİMİ..!

Bu ülkede kime sorsan haber izliyor.. dizi izliyor..aslında hiç kimsenin hiçbirşey izlediği yok..Herkes sadece televizyona doğru bakıyor..ama medya üzerinden asıl verilmek istenen sübliminal mesajları almıyor..Oysaki televizyon sektörü evlerimize girdiği günden bu yana,Medya sektörünün sahipleri, dizilerimizin, reklamlarımızın, haberlerimizin belgesellerimizin içerisine sürekli olarak sübliminal mesajlar yerleştirerek, bir sonraki hamlede neler yapacaklarının mesajlarını bize yansıtıyorlar..ama tabiiiki bu mesajları sadece, izlediği şeyi, bakarak değilde.. idrak ederek izleyenler anlıyor.. hatırlarsanız..bir dönem fetöcülerin medya üssü olarak kullandığı Samanyolu TV, Türk milletinin aklıyla dalga geçercesine,çektiği dizi filmlerin içine, Türkiyede, bir sonraki terör olayının nerede ve nasıl yaşanacağına..kimin suikaste kurban gideceğine dair sübliminal mesajlar yerleştiriyordu...Terör olayı cereyan ettikten sonrada, "Bu olayın birebir aynısının STV'nin bir dizisinde yer aldığına dair haber yayarak, "BİZ BU ÜLKENİN ÜST AKILIYIZ..SİZ YAŞAMADAN ÖNCE,BİZ HERŞEYİ BİLİYORUZ..HATTA HATTA..O YAŞANAN OLAYLARIN SENARİSTİDE YÖNETMENİDE BİZİZ.. BİZE BAŞ EYMEZSENİZ, BU TÜRDEN OLAYLAR YAŞANMAYA DEVAM EDECEK..SİZLERDE BÖYLE MAAAL MAL İZLEYECEKSİNİZ" sübliminal mesajını gönderiyordu..fakat biz anlamazdık.. Türkiye devletinin üst aklı bu mevzuya uyandı..şimdide bizler dizilerimizde onlarla dalga geçercesine, sübliminal mesajlar göndererek,bir sonraki hamlemizi bildiriyoruz..tabii anlarlarsa..Bu hafta PAYİTAHT ABDÜLHAMİT dizisini izleyenler hatırlayacaktır.. Abdulhamit han yanındaki en sadık paşasına "Ecnebi bir genç,bize mektup yazarak hayranlığını bildirdi..Devletimiz hakkında ve islam dini hakkında bilgilenmek istediğini bildirdi..bizler onu sürekli bilgilendirdik...olaki islama gönül verir..müslüman olur..Devletimize çalışır dedik...sonra araştırdığımızda bu gencin ingiliz kraliyet sarayının kapısında bekleyen bir nöbetçi asker olduğunu öğrendik..yanımdaki bir paşaya,ingiltereye gidip..bu genç hakkında bilgi toplamasını..sonrada onunla görüşmesini emrettim..egerki gencin niyeti halisse..gerçekten gizlice müslüman olmuşsa...o gence, "artık kendisinin islam askeri olduğunu...onun, bizim ingiltere kraliyet sarayındaki elimiz kolumuz olduğunu...orada ne dönüyorsa ,bize bildirmesini..vakti zamanı geldiğinde..ve biz düğmeye bastığımızda harekete geçmesini..ingiliz kraliyet sarayının gizli arşivine girerek, oradaki tüm can alıcı bilgileri bize iletmesini emret demiştim " diye bir replik vardı...Hatırladınızmı..? Ha..işte..aslında o repliğin arkasındaki mesajı alanlar, 31 mart seçimleri için, devletimizin yaptığı planınıda iyi anlar...İngiltere (Fetö)... müslüman olan..ve gizlice osmanlıya çalışan genç, (Devletimizin fetönün içine sızdırıp..seçimi kazanandırdığı belediye başkanları)...Düğmeye basılması (31 mart)...filmin devamını seyretmedim..sadece bu kadarlık bir bölümüne denk geldim..ama o iki üç dakikada verilmek istenen mesajı anında aldım..rnBunun dışında... Bizler dinlediklerimizi duyduğumuzu zannediyoruz..evet duyuyoruz belki..ama idrak edememe gibi bir problemimiz var maalesef...Bakın... 31 Mart gecesi Erdoğan yaptığı balkon konuşmasında Aynen şu cümleyi sarf etti." Bizler İstanbul ve Ankara'yı kaybetsek bile, ilçelerin neredeyse tamamına yakınını biz aldık.. Bunun dışında... Belediye Meclis Üyelerinin çoğunluğuda AK Partili üyelerden oluşuyor..." hatta hatta Erdoğan bu konuşmanın bi benzerini, daha sonra yaptığı basın açıklamasındada aynen tekrar etti.. Kimileri sadece Erdoğanı dinledi.. kimileri ise leb demeden..leblebiui anladı... yani Erdoğan, bu cümlesinde aynen şunları söylemek istedi.." Bizler İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediye başkanlıklarını kaybettik... fakat ilçe yönetimlerinin çoğunluğu bizde.. Bunun dışında... belediye başkanları, her ne karar alırsa, almış olsun.. belediye il meclis üyeleri buna onay vermedikten sonra bu belediye başkanlarının Ellerini Kollarını bağlamış olduk.. paniğe gerek yok... Her şey bizim kontrolümüz altında.." demek istedi...Hatta hatta bu mesajı ilk olarak balkon konuşmasında verdiği halde, hala ısrarla 10 mesajı olmayanlar durumu anlamayanlar, "Şimdi ne olacak..istanbul ve ankara gittimi " diye sorup duruyorlar... Ben durumu seçim bittiği günden beri, her yazımda üstü kapalı bir şekilde yazmama..ve izah etmeme rağmen...hala idrak edemeyenler var..Evet arkadaşlar..Büyükşehirlerin belediye başkanlıkları gitti..şu anda oyalama çekerek,hem milletin gazını alıyoruz..hem duruma uyanıp, kaos çıkartmak isteyenlerin oyunlarını bozuyoruz...hem seçimden sonra dolar fırlayacak diye aylar öncesinden dolara yatırım yapıp, doları fırlatmak için seçim sonuçlarını bekleyenlerin ellerini böğründe koyuyoruz...Hemde sonuçlara sevinip, sevinç çığlıkları atanların isimlerini topluyoruz... Yahu.. Erdoğan durumu balkon konuşmasında açık açık izah ettiği halde, devletimizin planını anlamadınız.... Ben yazılarımda, üstü kapalı bir şekilde durumu izah ettiğim halde anlamadınız.. payitaht dizisinde Abdülhamid Han rolündeki adam, durumu üstü kapalı bir şekilde izah etti.. yine anlamadınız...Ben planı bundan daha açık nasıl yazabilirim... Erdoğan durumu bundan daha açık nasıl anlatabilir... bir filmde subliminal mesaj daha açık nasıl verilebilir bilmiyorum... ama biliyorum ki bu yazımı bile anlayamayacaksınız... ve yine özelden, "Şenay seçim sonuçları ne olacak..istanbul'u ve ankarayı alacak mıyız" diye soracaksınız...dinlemeyin...dinlediğinizi duyun...sadece okumuş olayım diye okumayın...okuduğunuzu idrak edin..Anlayın işte..anlayın yahu...rnbir kez daha üstüne bastıra bastıra son kez anlatıyorum... bunu da anlamazsanız,size daha söyleyecek bir lafım yok...doktora gidin..tedavi olun.. "istanbul ve Ankara'yı kaybetmiş olabiliriz...Fakat, baştaki arkadaşların ipleri derin devletimizin ellerinde...bizler bu sayede, CHP eli ile, "AK partiliyim" diyerek, devlete ve kamuya sızan fetöcüleri ve vatan hainlerini temizleyeceğiz... Eğer ki AK Parti 5 büyük şehrin belediye başkanlıklarını kazanmış olsaydı, hiç kimse kendisini belli etmeyecekti... yine AK Partili gibi Belediyelerde ve kamuda çalışmaya devam edecekti... fakat seçimi kendi seçtikleri adamlar kazanınca," Bizler AK Partili değiliz..fetöcüyüz..sizdeniz.. Bizi işten çıkarmayın" diye listeler hazırladılar...yani kendi kendilerini ifşa ettiler.. Bunun dışında Eğer ki devlet bu insanları atmaya kalksa "AK Parti yüz binlerce insanı işsiz koydu" diye algı yapacaklardı...toplumu ayaklandıracaklardı...Ama artık CHP eli ile temizlenecekleri için, algı falan yapamayacaklar.. kendi seçtikleri adamları tarafından tongaya düşecekler..Sadece bu kadar mı.. Tabii ki hayır... bu işin sonu YSK ya kadar uzanacak...Oradada büyük temizlik başlacak...yettimi...yetmediiii.... sandık başında bekleyenlerin çoğunluğu Kripto öğretmenlerden oluşuyordu.. onlar da bu seçimde kendilerini ifşa ettiler....Böylece Oradada büyük Temizlik var....yetti mi.. yetmediiii... bu hainlerle işbirliği içinde olan AK Parti teşkilatları da ifşa oldu... onlar da bunun hesabını verecekler... Yani anlayacağınız büyük bahar temizliği var... Devletimiz planlarını yapmış durumda..Herşeyin Ak görünmesine takılmayın..unutmayın...Bazen karalarda bize çalışır...sessiz ve sakince Devletimiz bizden ne istiyorsa onu yapmaya devam edelim.. sükunetimizi koruyalım...DERİN'LERİMİZ ve ERDOĞAN görelim neyler..ne eylerse, güzel eyler...rnŞenay Tek