İçinde Altın Veren Meyve: Armutun Hikâyesi
Yayınlanma :
22.05.2025 15:04
Güncelleme
: 22.05.2025 15:04
Açlıkla pençeleşen bir adam, nefsine yenik düşer ve bir armut çalar.
Yakalayıp İmparator’un huzuruna çıkarırlar. Kendisinden emin, başı önde ama dili cesurca der ki:
“Değerli efendim, çok açtım. Dayanamadım, çaldım.
Eğer affederseniz size paha biçilemez bir armağanım olacak.”
İmparator dudak büker:
“Senin gibiden ne çıkar ki?”
Adam, avucundan minicik bir armut çekirdeği çıkarır:
“Bu tohumu ekerseniz, bir gün içinde altın meyveler veren bir ağaç çıkacak.
Ama bir şartla…
Bu tohumu yalnızca ömründe hiç çalmamış, kimseye haksızlık etmemiş, yalan söylememiş bir insan ekecek olursa… Aksi hâlde tohumu diken kişi, zehirlenerek acılar içinde ölecektir.”
İmparator irkilir.
Gülüp geçer, sonra işi vezire havale eder.
Vezir işi hazinedara, hazinedar işi başkasına devreder. Saraydaki herkes, birer birer sudan bahanelerle bu “sınavdan” kaçmaya başlar.
Sonunda İmparator başını öne eğer, sonra doğrulup içindekini dışa vurur:
“Bu hırsızın bize verdiği ders hepimize yeter.”
Cebinden bir altın çıkarıp yoksul adama atar.
Diğerleri de sessizce ceplerinden birer altın çıkarıp adamın eline sıkıştırır.
Hırsız, cezadan değil, ama gerçeklerin ortaya çıkmasından dolayı affedilir.
Ve işte orada, günlerce sarayın gölgesinde filiz vermeyen adalet, bir anda insanın kendi yüreğine doğru kök salar.
Bugüne Dönelim…
Şimdi kendi zamanımıza dönelim.
Her gün karşımıza çıkan yalanlar, haksızlıklar, çalıp çırpıp kılıfına uydurulanlar...
Ve hepimiz seyrediyoruz. Tohumu toprağa ekmeye kalkışsak, elimiz yanar mı diye korkuyoruz belki de.
Çünkü hiçbirimizin elinin ve kalbinin tamamen temiz olup olmadığını bilmiyoruz.
Hikâyedeki “altın veren armut ağacı” bir hayal değil, bir ölçüydü.
Peki bugün o tohumu ekecek kimse kaldı mı?
Yani… gerçekten tertemiz bir yürek, gölgesiz bir vicdan, yalanla kirlenmemiş bir dil?
Belki var. Ama çok az.
Çünkü herkes bahane bulmakta usta, herkes “bahçıvan değilim” demekte mahir. Ama artık bahaneler değil, bahçeler inşa etmek zamanıdır.
İmparator’un tokadı gibi bir hakikat çarptı bu hikâyede bize:
Adaletin tohumu, ancak vicdanın tarlasına düşerse meyve verir.
Ve unutmayın:
O altın meyve, sadece bir ağaçta değil, doğru insanların yüreğinde yetişir.
Strateji Uzmanı
Gazeteci Yazar
Gökalp Şentürk
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: