Ortadoğu'da Yeni Dönem: Yol Ankara'dan Geçiyor.
Ortadoğu’da Yeni Dönem: Yol Ankara’dan Geçiyor
Yazar: Ahmet Ağca
Beydili Türkmen Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Ortadoğu coğrafyası yüzyıllardır krizlerle, savaşlarla ve emperyal hesaplarla şekilleniyor. Ancak artık tarih yeniden yazılıyor. Bu defa güçlü bir aktör, adalet, istikrar ve kardeşlik temelinde sahneye çıkıyor: Türkiye Cumhuriyeti Devleti.
Yarın Suudi Arabistan’da gerçekleşecek olan Suriye Cumhurbaşkanı Sn. Ahmed el-Şara ile ABD Başkanı’nın görüşmesi, yeni bir dönemin işaret fişeğidir. Suriye’ye Esad döneminde uygulanan ağır yaptırımların kaldırılması masada. Ancak burada asıl mimar gözden kaçırılmamalıdır: Türkiye Cumhuriyeti.
Suriye krizinin başladığı günden bu yana, Türkiye her zaman halkın yanında oldu. 4.5 milyon mazluma kapılarını açan, onları barındıran, eğitimden sağlığa her alanda destek olan bir başka ülke olmadı. Dünya, Türkiye’nin bu göç yönetimi başarısını örnek olarak gösteriyor. Hiçbir devlet bu kadar ağır bir yükü taşımayı başaramazdı, ama Türkiye başardı. Çünkü Türkiye bir medeniyet devletidir, vicdanın temsilcisidir.
Bugün artık açıkça görülüyor ki; Ortadoğu’da barış, güvenlik ve istikrar isteniyorsa, yol Ankara’dan geçer. Türkiye sadece sınırlarını değil, gönlünü de açmıştır. Artık bölgede emperyalist güçlerin etkisi zayıflamış, halklar Türkiye’nin dostluğunu, adaletini ve kararlılığını görmüştür.
Türkiye’nin savunma sanayiindeki atılımı, askeri kabiliyetleri ve diplomatik ağırlığı, devlet aklının bir ürünüdür. Bu bir şahlanıştır. Tarih yeniden Türkiye’yi yazıyor. Devlet aklıyla yürütülen kararlı mücadele, sahada ve masada sonuç veriyor. PKK’nın çökertilmesi, Suriye’nin kuzeyinde terör yapılanmalarına karşı yürütülen mücadele bunun en net göstergesidir.
Bugün YPG, eğer meşru devlet yapısına entegre olmazsa, akıbeti bellidir. Pakistan’da olduğu gibi kaçacak uçak aramak zorunda kalacaklardır. Türkiye, bölgeyi istikrarsızlaştıran hiçbir yapıya müsamaha göstermeyeceğini defalarca ilan etti ve sahada bunu uyguladı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti artık sadece bir ülke değil, bir istikrar adası, bir vicdan merkezi, bir adalet kalesidir. Ortadoğu’da mazlumun hamisi, zalimin karşısındaki tek kale Türkiye’dir. Tarihten aldığı güçle, geleceğe yön veren Türkiye’nin devlet aklı, sadece bölge için değil, dünya için bir umuttur.
Ve dünya artık şunu iyi biliyor: Türkiye geri döndü.