Ülke Postası

Ülke Postası

Araştırmacı Yazar
[email protected]

ODALAR VE SENDİKALAR BATAKLIKTIR?

25 Ocak 2018 - 17:42 - Güncelleme: 26 Ocak 2018 - 00:42

ODALAR VE SENDİKALAR BATAKLIKTIR, SİNEKLERİ ÖLDÜRMEK YETMEZ..BATAKLIĞI KURUTMAK GEREK.rnrnBiz yıllarca ateşli silahlardan korumak maksadıyla dağa gönderdiğimiz mehmetciğimize zırh ve çelik yelek giydirdik durduk. çünkü terörü ve teröristi dağlarda biliyorduk. zaman bize teröründe en azılı teröristinde beyin takımının, çocuklarımızı gözümüzü dahi kırpmadan gönderdiğimiz eğitim kurumlarında olduğunu acı tecrübelerle öğretti..rn rnrnBu ülkede öyle bir zümre var ki, bu zümre kesinlikle AFRİN'deki teröristlerden daha fazla terörist, ideolojileri Siyonist İsrail’den çok daha fazla tehlikeli, karakterleri en iyi taklit markalardan daha taklit, vicdanları ise en acımasız seri katilinkinden daha karanlıktır. Çünkü kendileri satılıktır ve her kim ki o kişilerin çıkarlarını daha fazla gözetirse, o kişiler için bırakın kendilerini patlatmayı. TSK'yı bile havaya uçururlar ( iyileri tenzih ederek söylüyorum, iyiler her durumda devletinin yanında dimdik durmasını bilmiştir ve bu millet kendilerine minnettardır) ve yine ne hikmetse, bu ülkedeki tüm sendikaların tüm esnaf, sanatkar, sağlık, eğitim, mimar, mühendis ve ticaret odalarının tüm eğitim kurumlarının ve vakıfların en can alıcı en aktif karar mercilerine yıllar boyunca bu bahsettiğim zümredeki insanlar yerleştirilmiştir.  Bu insanlar her ne kadar eğitimli kariyer sahibi, kibar, nezih, hayvan, insan, doğasever ve entellektel görünseler de, bu takım elbiseli gravatlı zatı mühteremler, içimizde elini kolunu sallayarak dolanan toplum içerisinde herkesten daha çok itibar gören kimsenin kendilerinden şüphe duymayacağı kimselerdir.rnrnİşin kötü tarafı. Bu kişiler terör örgütlerinin gizlenen ve uyuyan hücreleridir. Yani bir nevi GRAVATLI ENTELLEKTUEL TERÖRİSTLERDİR. Ne zamanki, iç ve dış mihraklar, bu Ülkeye gerek siyasi, gerek ticari, gerek askeri, gerek dini ve gerekse başka alanlarda operasyon çekmek isteseler, bu uyuyan hücreleri aktive ederek ve bu zümreyi sosyal, görsel ve yazılı basında konuşturmak suretiyle toplumu şekillendirme yolunu seçerler.rnrnÇünkü yıllardan beri bu toplumu cahil bırakan üst aklın maşaları tarafından, zihinlerimize dayatılan ve yer ettirilen "KOSKOCA OKUMUŞ ADAM YALANMI SÖYLECEK. BİZ AMİRDEN.. MEMURDAN. DOKTURDAN DAHAMI İYİ BİLECEĞIZ" felsefesi her zaman onların işini kolaylaştıran bir öge olmuştur.rnrnPekii..rnrnBu zümrede kimler var dersiniz..???rnrnkasap hayrı, Manav naci.  bakkal Ali dememi bekleyenler yanılıyorlar maalesef. Çünkü bu zümre doktorlar. Akademisyenler, hakimler, hekimler, avukatlar, eczacılar, mimarlar, gazeteciler, sanatçılar ve mühendisler den oluşan elit bir zümre bu zatı muhteremler, bu ülkenin kaymağını herkesten fazla yiyip.  fakat bu ülkeye getirilen her turlu hizmete ,herkesten çok muhalefet eden nakör insanlardır.rnrnBu insanlar özellikle son 15 yıldır zıvanadan çıkmış durumdalar, çünkü Ak parti hükumetinin izlediği halkın yasam standartlarını eşitleme politikası sayesinde önceden sadece kendilerinin kullandıkları lüx mekanları, lüx hastaneleri, lüx arabaları, lüx telefonları, gariban halka kapalı parkları bahcelerı, alışveriş merkezlerini varoş diye tabir ettikleri kesimle eşit şartlarda kullanmaya başladılar.rnrnYeni getirilen yasalarla, eski gördükleri itibarları kalmadı artık. Erdoğan onlara BİR ÇOBANLA BİR AKADEMİSYENİN OYUNUN EŞİT OLDUĞUNU HATIRLATTI. Bu gariban halkın sayesinde devletin kaymağını yiyip itibar görüyorlardı ve yine de hem bu ülkeyi hem de bu gariban halkı rahatça aşağılıyor, hor görüyor ve onlardan iğreniyorlardı. Bunu da saklamaya bile ihtiyaç duymadan alenen yapıyorlardı. Erdoğan onlara, bu ülkenin gerçek sahiplerinin bu gariban halk olduğunu kendilerinin bu gariban halkın hizmetçileri olduğunu hatırlattı. işte tamda bu yüzden bu insanların, halka duydukları nefret ikiye, hatta hat ta ona katlandı. Kendilerini ikinci plana atılmış gibi hissediyor ve aşağılık kompleksine girmiş olacaklar ki, farkındaysanız, Gezi olaylarından başlayarak, bu güne kadar hiç durmadan bu insanlar tarafından hükümet ve devlet aleyhine atılan sloganların, yapılan imza kampanyalarının,  yayınlanan bildirgelerin sayısında yüzde yüz, artış oldu. Durum öyle bir hal aldı ki, önceden bu halktan nefret eden bu zümre, artık teröristlerle ortak hareket ettiklerini yayınladıkları basın bildirgeleriyle açık açık haykırır hale geldiler. Çünkü kendileri de biliyorlar ki, eski zevku sefalı yaşantılarına giden yol, halkın terör ve zor yaşam koşullarından yorgun düşüp kendini ezik ve mahkum hissettiği haldir ki, buda ancak dış mihrakların manda ve himayesi altına girmiş bir Türkiye Cumhuriyetinden geçer.rnrnİşte tamda bu yüzden, Mimarlar odası, Mühendisler odası, Doktorlar odası, Hukukçular odası, sendikalar, kendi vazifelerini bıraktılar. Hükumetin yapacağı icraatlar hakkında hükümeti yönlendirmek adına baskı kurmaya yönelik adımlar atıyorlar. basın açıklamaları, yürüyüşler, iş bırakma eylemleri yapıyorlar.rnrnDün Afrin harekatını protesto etmek maksadıyla Türk tabipler odasının salladığı "SAVAŞ BİR HALK SAĞLIĞI SORUNUDUR " twet’ini ve 170 tane akademisyenin "AFRİNDE SAVAŞA HAYIR" açıklamasını bu bağlamda düşünmek lazım.rnrnİşin en acı veren tarafı ise, bu Teröristlerle aynı duyguyu ve düşünceyi paylaşmadıkları halde, bu odalara tabii olmadıkları taktirde, devletin hiçbir kurumunda iş bulamayacağını bildiği için, bu türden vakıfların odaların ve sendikaların üyesi olmak zorunda kalan ve üyesi oldukları bu Terörist yuvalarına her ay düzenli olarak azda olsa rüşvet verir gibi aidat ödemek zorunda kalan  bu vatan için seve seve canını verebilecek eğitimli vatansever insanlarında bu günaha ortak olmak zorunda kalmalarıdır.rnrnBu sorunu çözmenin tek yolu insanların tüm çıkarlarını sosyal devlet olma özelliğinin tezahürü olarak, devletin güvencesi altına almak süretiyle, sözde, insanların ve meslek gruplarının ticari haklarını savunmak için kurulmuş, fakat özünde bütün sermayesini terörist grupları fonlamaya harcayan tüm odaların, vakıfların ve sendikaların bu ülkedeki varlığına son vermekten geçer.rnrnDüşünsenize ufak bir dükkan dahi açacak olsanız, esnaf ve sanatkarlar odasına bağlanmak her ay düzenli olarak bu kurumlara haraç vermek zorundasınız. Eğer ki o odalardan üyelik kağıdı almadığınız taktirde iş yerinize ruhsat dahi alamıyorsunuz, kendi ülkenizde düzenli olarak vergisini stopajını ödediğiniz iş yerinizi kacak bir işletme olarak kullanmak zorunda kalıyorsunuz, sendikalara üyeliğiniz yoksa, iş yerinde dışlanıyorsunuz. Hatta hat ta orada barınmanız bile neredeyse imkansız oluyor, ilk fırsatta şutlanıyorsunuz.rnrnPekii.. bu kurumların size getirisi ne..???rnrnEğer ki bu kurumlara üyeliğiniz varsa, BANKALARDAN ÇOK KOLAY BİR ŞEKİLDE KREDI ALABİLİYORSUNUZ. Siz her ne kadar bunu kendi lehinize bir şey zannetseniz de, bu sistem sizin cebinizi değil. FAİZ LOBİSİNİN ÇIKARLARINI GÖZETİR. ONLARA HİZMET EDER. Bu sistemi bu Ülkede uygulayan oda ve sendika Başkanlarının bir çoğu dış mihraklar tarafından fonlanır. görevleri eylemleri ve söylemleriyle , kendilerine bağlı olan üyeleri harekete geçirmek suretiyle, kurum içerisindeki masum vatandaşları dahi devlete karşı kışkırtmaktır Ve bu işin vahim taraflarından biri de bu Malum odalara üyelik şartının devlet ve belediyeler eliyle yapılmış olmasıdır. Vatandaş devletin kendi eliyle Getirdiği ve yasalaştırdığı bu üyelik şartından dolayı her ay düzenli olarak boşu boşuna ödedikleri aidatların musebbibi olarak bağlı bulundukları oda veyahut sendikaya değil devletin kendisine nefret duyuyor.rnrnBuradan devlete sesleniyorum,  bu durumdan rahatsız bir vatandaş olarak, bu gıcırtıların kesilmesi için bu kurum ve kuruluşların acilen feshedilmesi gerektiği konusunda devletimi uyarmayı borç biliyorum. Çünkü ne bu odaların kurulma ve dayatılma sebepleri nede içerisindeki büyükçe bir kitlerinin istek ve arzuları hiç masumane değildir. sinekleri öldürmek sorunu çözmez. Bataklığı kurutmak gerek.rnrnSahi ne demişti Yahya Kemal Beyatlı..rn"MİLLET BAŞKA..MİLLİYET BAŞKADIR. BİRÇOK İNSAN VARDIR Kİ, TÜRK OLMASINA RAĞMEN, TÜRK MİLLETİNDEN DEĞİLDİR. DİYECEKLERİM BU KADAR...rnrn 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum