Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala'nın serbest bırakılması talebini yineledi.

Komite'nin kararında Kavala'yla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının uygulanmaması gerekçesiyle Türkiye'ye Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 46'ncı maddesinin 4'üncü fıkrasına dayanan ihlal prosedürü başlatılması gerektiği ifade edildi.

Ancak Komite, Kavala'nın serbest bırakılıp bırakılmayacağını görmek için Aralık ayında yapılacak oturumu bekleme kararı aldı.

AİHM 10 Aralık 2019 tarihli kararında, 2017'den beri tutuklu bulunan iş insanı Kavala'nın "makul şüphe olmadan, siyasi nedenlerle tutuklanması ve bireysel başvurusunun makul sürede incelenmemesini" gerekçe göstererek, bu durumun hak ihlali olduğunu belirtmişti.

Haziran ayında Avrupa Konseyi, AİHM kararını uygulamaması halinde Türkiye'ye ihlal prosedürü başlatacağını açıklamıştı.

AİHM, Kavala'nın derhal serbest bırakılmasını istemişti.

Komite, Demirtaş'ın serbest bırakılması için de Türkiye'ye 30 Eylül'e kadar süre verdi ve Demirtaş hakkındaki mahkumiyet kararının da bozulmasını talep etti.

Türkiye'ye daha önce de 22 Haziran'a kadar süre vermişti. Fakat Türkiye bu süreçte bir eylem planı sunmayınca bu süre 30 Eylül'e uzatıldı.

Komite'ye göre Demirtaş'a propaganda suçundan verilen 4 yıl 8 aylık hapis cezasının amacı Demirtaş'ı cezaevinde tutmak ve seçimlere katılmasını engellemekti.

Bu nedenle Komite Demirtaş'ın hem Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davasının hem de yasama dokunulmazlığı ve ifade özgürlüğü kapsamında kalan açıklamaları nedeniyle uygulanan tüm yaptırımların sonuçlarının ortadan kaldırılmasını talep etti.

Avrupa Konseyi, Kıbrıs'ta açılan bir davaya dair de geçici karar aldı.

Bakanlar Komitesi, Türkiye'nin Kıbrıs'a askeri müdahalesi sırasında kaybolan Rumların yakınları ve Karpaz Yarımadası'ndaki Rumlara 3 ay içinde 90 milyon euro tazminat ödemesi yönündeki 2014 tarihli kararın hâlâ yerine getirilmediğini belirtti ve bu derhal faiziyle ödemenin yapılmasını talep etti.

Bakanlar Komitesi bir diğer geçici kararda da Türkiye'de işkence ve kolluk kuvvetlerinin kötü muamele iddialarının yeterli bir şekilde soruşturulmadığını belirtti, Türkiye'yi kolluk kuvvetlerine yönelik bu tür suçlamalar sonrası işletilen disiplin süreçlerine dair veri paylaşmaya davet etti.